Su İçmek İçin Hayati Nedenler

Su, insan hayatı için oksijenden sonra en önemli ikinci ihtiyaç olarak gösteriliyor. Çünkü kanın yüzde 83’ü, kemiklerin yüzde 22’si, beynin ve kasların yüzde 75’i sudan oluşuyor.

Ter, tükürük, idrar gibi vücut sıvılarının üretimi, atıkların boşaltımı, suda eriyen besinlerin emilimi, eklemlerin ve gözün kayganlaşması, vücut ısının düzenlenmesi su ile mümkün oluyor. Susuz kalmak hasta ediyor Dünya'nın yüzde 70’i sudur ancak yeryüzündeki su kaynaklarının yaklaşık yüzde 0.3′ü kullanılabilir ve içilebilir özelliktedir. Suyun pH değerinin 7,5 – 8,5 arası yani alkali olması idealdir. İçilen suların etiketleri okunmalı, pH değeri bu aralıklarda olan sular tercih edilmeli. Sıcak havalarda ve egzersiz sırasında daha fazla su tüketilmeli. Eğer yeteri kadar su tüketilemezse susuzluk ortaya çıkar. Susuzluğun hafif belirtileri; baş ağrısı, yorgunluk ve kabızlıktır. Uzun süren durumlarda ciddi hastalıklara da neden olabilir. Yerini hiç bir şey tutmuyor Su tüketimi tek başına olduğu gibi süt, çay, meyve suyu gibi alkol dışındaki tüm içecekler ve besinlerden de sağlanır fakat bunların, suyun yerine geçmeyeceği unutulmamalı. Vücut susuz kalıncaya kadar susama hissi ortaya çıkmaz. Dolayısıyla susamadan önce su içmek çok önemli. Çocuklar ve yaşlılar susama hissini yetişkinlere göre daha az hissettikleri için su içmeleri hatırlatılmalı. Sağlıklı kişilerde su ihtiyacı; yaşa, iklim koşullarına, tükettiği besinlere, yaptığı fiziksel aktiviteye göre değişir: Bilinçli tüketin Su kaynaklarının devamlılığı ve temiz bir gelecek için herkesin doğal imkanları kullanırken dikkatli olması gerekiyor. Örneğin; sebze ve meyveler elde yıkamak yerine su dolu bir kapta yıkanırsa yılda ortalama 18 ton su tasarrufu sağlanabilir. Dişleri fırçalarken, yüz yıkarken suyu akar vaziyette bırakmamak günde 6 litreye kadar sudan tasarruf edilmesini sağlar.