Sağlık

Meyve şekeri ve Mısır şurubunun Farkı nedir?

“Früktoz hakkında hiç de iyi şeyler duyamadık, o zaman bu besinleri tüketmemeli miyim?” diye merak ediyor isen okumaya devam etmelisin.

Kötü olan meyve midir?

Çünkü aslında üzerine derin çalışmalar yapılan ve birçok açıdan zararları kanıtlanan früktozun –yapı ve kullanım dozu olarak- doğadaki früktoz, yani meyve ve sebzeler içerisinde bulunan früktoz ile pek bir ilgisi yoktur. Bilim, endüstrinin früktozunu yani “Nişasta Bazlı Şeker” “Glikoz-Früktoz Şurubu” “Mısır Şurubu” ya da “Yüksek Früktozlu Mısır Şurubu” adlarıyla bilinen früktoz kaynağını tehlikeli bulur. Sadece tehlikeli mi? Toplum sağlığını en temelinden ve yavaş yavaş yok edici de diyebiliriz aslında. Yüksek früktozlu mısır şurubu 1970'lerde yiyecek ve içecek endüstrisine giren, mısır nişastasından elde edilen, früktoz ve glikozdan oluşan sıvı bir tatlandırıcıdır. Mısır nişastası belli endüstriyel aşamalardan geçirilerek farklı oranlarda glikoz ve früktoz içeren mısır şurupları üretilmektedir. Aklımıza gelen her türlü paketli ürün, pastane ürünleri, o çok sevilen bol şuruplu kahveler ve en çok da meşrubatlarda çok yaygın bir şekilde kullanılmaktadır.

 Sağlımıza etkileri?

Yüksek früktozlu mısır şurubu kullanımı şişmanlık, kalp ve damar hastalıkları ve diğer metabolik hastalıklardaki muhtemel rolü ile halk sağlığı için risk oluşturuyor. Aslında çay şekeri ve mısır şurubunun glikoz ve früktoz içeriği oransal olarak çok yakın olsa da aralarındaki fark, çay şekerinde glikoza bağlanmış olan früktoza karşılık mısır şurubunun serbest formda glikoz ve früktoz içermesidir. Serbest form istediğimiz bir durum değildir çünkü şekerin kendisi yerine yapı taşlarına parçalanmış halde tüketilmesi kan şekerinin çok daha ani yükselmesine ve akabinde ani kan şekeri düşüklüklerine sebebiyet vererek metabolizmayı olumsuz etkiler. Tabii Yüksek früktozlu mısır şurubu ve çay şekeri arasındaki bu fark, çay şekerinin sağlıklı olduğu anlamına gelmez; yüksek früktozlu mısır şurubunun, çay şekerinden bile daha sağlıksız olduğu anlamına gelir. İnsanlar üzerinde yapılan çalışmaların verileri bu konuda çok net olmasa da, günde 50g üzerinde früktoz tüketiminin, hayvan modellerinde insülin direnci gibi metabolizma hastalıklarını, tansiyon problemlerini tetiklediği biliniyor. Früktoz doygunluk hissi vermediği için insülin salınmasını engelleyerek uzun vadede insülin direncine zemin hazırlıyor. Ayrıca karaciğerde yağ üretimini artırarak da karaciğer yağlanması ve buna bağlı insülin direnci yaratabiliyor.

Kaç porsiyon meyve tüketilmeli?

Meyvelerin içerdiği kendine özgü fonksiyonel bileşikler, bağırsak sağlığını korumaya yardımcı moleküller, bağırsak hareketlerini ve dışkılamayı düzenleyen lifler sayesinde sağlık için önemli etkileri vardır. Dünya Sağlık Örgütü günde 5 porsiyon sebze-meyve tüketilmesinin yeterli ve gerekli olduğu bildiriyor. Kısıtlayıcı bir beslenme programı gerektiren bir hastalığı olmayan insanların günde 400 gramın üzerinde sebze ve meyve tüketmesi, elzem olan lif ve mikro besin öğelerinin temin edilmesini sağlıyor.

E-Bültene Kayıt Olun, Fırsatları Kaçırmayın!

İlginiz Çekebilir

Yılbaşında kilo almamak için püf noktalar Demiryolları, Hava Yolundan Sonra Cazip Seyahat Aracı Dikkat! Retina Yırtığı Kör Edebilir Antioksidan Nedir, Ne İşe Yarar? Temre Hastalığı Nedir? Avlanabilir balık boyları açıklandı!